Açıldı perde, orta yerinde yüreğin,
Karşı tepelerden soğuk soğuk rüzgar eser.
Saat vursa da on ikisini gecenin
Uyumak mümkün değil ömründe bu sefer.
Ey pare pare olmuş güz ayım,
Kanarsa da kabuk tutar yaran:”Bekle!”
Cahit’in dönülmez akşamının ufkundayım
Çağırdım, Bezm-i Abbas gelecek:”Bekle!”
Sakin bir akışta gökyüzünü kıskanan
Ey! Ayağını yere sürüyerek dolaşan sarhoş
Gökyüzünün kızıla büründüğü bu an
Kuşlar görünür ufuktan:”Baksana ne hoş!”
Seda eksik olmadan geçmez günüm
Sade açık kalmış gözleri bir ölünün
Anla artık dua etsem de dönmez geri dünüm
Titreyerek beklerim yüksek kıyısında ölümün
e.g.