14 Nisan 2013 Pazar

tarumar tablo


kımıltısız bir bitkinlik
açız ulan!
nefesimizi yakıyorlar
kim idik böyle
-nereden geldi idik-
üstü kapalı yaşantılara alışık

dönülmez ve telaşsız bir
kahpenin koynuna tutunduk 
-hayır-
babamızdan kötek de yemedik
-sahi bu ne-
kederin üstümüze yapışmışlığı

histerik bir bulantı –kusuyoruz-
sanrımız bizi koru
kalbimizden önce küstük
soluk bir resimiz 
-sahipsiz- 
biz hangi duvara asılıyız.

                              e.g.

6 Nisan 2013 Cumartesi

bir ara
bir kadının bende bıraktığı bir iz
geçer dediğim ama hep orada olan
sikimden istemsiz akan iltihaplar
belsoğukluğu, gonore de diyorlar

başka bir kadının bende bıraktığı bir ize
ne kadar benziyor
aşk diyorlar
istemsiz aklımdan süzülen
c.k.

5 Nisan 2013 Cuma

di'li geçmiş zamandı


Kiraza hasret bir yaz mevsimiydi,
Yağmur yağmasa bile ıslanmaya değerdi.

Ceplerinden çıkardığın üzümlere takılırdı gözüm,
Ceplerinde her daim, dolu bir avuç üzüm.

Gece gözlerini kıskanırdım ayın güler yüzünden,
Kıvrılan yollar gibiydi yüreğim bir sevda masalı yüzünden.

Serçe parmağının yüzüğüne değdiği yerden,
Tomurcuk fışkırırdı güle benzer, yaprakları kederden.

Deniz yutardı hürriyeti yarım kalmış yüzlerimizi,
Yunuslar selamlardı ufka dalan gözlerimizi.

Zehre batırmıştın perçemlerinden kısa saçlarını,
Bir ibadet vecdi içinde sürmüştün yüzüme avuçlarını.

Yorgun yağmur ıslatmıştı sırtıma dokuna eli,
Yağan yağmur değildi, çağlayan bir ırmağın seli.

Yeşile bürünen çayırlardı, dizlerimize değin çimen,
Kırılan kalplerdi, tamiri mümkün değildi hemen.

Güz olurdu yazdan sonra, bahara doğru koşan,
Sen çocuktun, ben çocuk; çocuklar gibi coşan.

Henüz çiçeğe bürünmedi diktiğin zerdali ağacı,
Sözünü aldığın kuşlar ötmedi, bu ne büyük bir acı!

Müneccimler demişti içmeliydik ab-ı hayat suyundan,
Ayrılmayaydık keşke, çeşmelerle kurulu ebedi hayat yolundan.

                                                                     e.g.

lakin döküldü


yüzünde müstehcen bir ifadeyle
gözlerini kiraz gibi kısan Sen!
omuzlarıma
       perçemlerinden kısa
             saçların dökülüyordu.

                                     e.g.